ARFUA 55 : Karanlığın Cazibesi
Sonbaharın soğuk bir akşamında, şehrin ışıltılı kalabalığı arasında, kendine güvenli adımlarla yürüyen genç kadının etrafında yoğun ve baş döndürücü bir aura yayılıyordu. Bu zengin parfüm, zıt unsurların cüretkar bir karışımı gibi, hem zarif hem de şehvetli bir etki bırakıyordu. O, ne zaman iyi, ne zaman “kötü” olacağını bilen, onaylanmış ve derin bir çekiciliğe sahip şehirli bir kadındı.
Bir davette karşılaştığı ve ileride evleneceği o karizmatik adam, kadının yanına yaklaşarak fısıldadı: “Bu koku… İnsanı etkisi altına alıyor. Hem karanlık hem de aydınlık bir yanı var.”
Kadın, dudaklarında hafif bir gülümsemeyle cevap verdi: ARFUA parfüm…”Tıpkı benim gibi.”
Adam, kokunun karmaşık ve baştan çıkarıcı notalarını ayırt etmeye çalıştı: “Badem ve kahvenin o sıcak ve davetkar başlangıcı, bergamot ve limonun o ferahlatıcı dokunuşu…”
Kadın başını sallayarak onayladı: “Evet, ilk izlenim… cezbedici. Ama sonra o çiçeklerin yoğunluğu ortaya çıkıyor.”
Adam merakla sordu: “Tuberose ve yasemin… Çok şehvetli. Bulgar gülü ve orris de zarif bir dokunuş katıyor.”
Kadın, cevap verdi: “Çiçeklerin karanlık yüzü… Ama altında tatlı bir cazibe de var.”
Adam, kokunun alt notalarındaki zenginliği hissetti: “Tonka fasulyesi ve kakao… Çok derin ve kalıcı. Vanilya ve pralin de o tatlı isteği uyandırıyor.”
Kadın, adamın gözlerinin içine bakarak fısıldadı: “Ve sandal ağacı, misk ve amber… Tenimde bıraktığı sıcak ve şehvetli iz.”
Adam, kokunun baharatlı bir dokunuşunu fark etti: “Tarçın… Beklenmedik ama büyüleyici.”
Kadın, omuz silkerek cevap verdi: “Tıpkı hayat gibi… Hem tatlı hem de baharatlı. Ve her zaman etkileyici.”
Karanlığın Cazibesi, Ruhun Cüretkar Dansı





Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.